2012 yılında “Kemalizm”i yaşatmaya çalışan arkadaşlarımın imdadına bu sene de iktidarın baskıcılığı yetişti.

Anıtkabir’e gitmenin yasaklanması, polis barikatı, biber gazı vb. gibi şeyler, aslında istenenin kocaman bir HİÇ olduğunu, hiçbir şey söylenmediğini, hiçbir şeyden bahsedilmediğini gözlerden kaçıran bir mağduriyet rolü yaratabildi.

Her şeyi bir yana bırakın. Bir önceki yazıda demiştim, insanlar ister gidip bir türbede ağlaşsın, ister palavra bir tarihe inansınlar… Bu da bizim bir rengimizdir. Saygı göstermeye mecburuz. Ama karanlığa karşı aydınlık diye falan bağırıp sonra da bir gençlik örgütünün “29 Ekim eylem talimnamesi”ne şunu yazmayı nasıl açıklayacağız:

“Kişiler arasında sohbet ya da sloganlara katılmamak gibi liberal davranışlardan kaçınmamız gerekir.”

Cumhuriyet, kutlaması bile “özgürlükçülükten”, “bireysel ilişki kurmaktan” kaçınılarak yapılacak budala bir geçen yüzyıl kollektivizmi olarak anlaşılıyorsa bunun arkasından Facebook’taki hamburger çocukları bile yürümezler, yoldaşlar!

Buraya, dün Madrid sokaklarında yürütülen 2000 kadar koyunun resmini yerleştirip noktayı koyacaktım ama hakaret etmiş gibi algılanmak istemedim. Dün Facebook’u açtığımda en üstte bir resimde şu yazıyordu: “Ben cumhuriyet çocuğuyum onların ne çocuğu olduklarını bilemiyorum”. Şimdi.. Verilecek uzun ve kısa cevaplar bol miktarda var. Ama hayat vurmuş zaten, bir de biz mi vuralım dostlar?! Böyle şeyleri yazanlar benim akrabalarım, arkadaşlarım, tanıdıklarım, saygı duyduğum büyüklerim.. Kendimize demokrat diyorsak, farklılıklarla beraber yaşayacak bir kültürde olduğumuzu iddia ediyorsak işe kendi tahammülümüzü göstermekle başlamalıyız..

Onları yine de seviyorum. Onlarla sorunum yok. Söyledikleri şeyler komik, tuhaf, budalaca ama bana zarar vermiyorlar. Zaytung’daki bir haberi gerçek sanan bir yazarı fikirlerine yol gösterici ilan edebilirler, yazmayı bile beceremeyen bir yazarın yazılarını paylaşıp durabilirler, hayatında bir iki ciddi tarih metni okumuş hiçbir ortalama insanın inanmayacağı ikili antlaşma metinlerinin varlığına iman edebilirler.. Olsun.. Onlar da bizden…