Akademik Sakal

Genelkurmay, ordu evlerine giren sivillerin kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirmiş. Bundan böyle ordu evlerinde yapılan düğünlere başörtülü ve sakallı davetliler de girebilecek. Sakal deyince hemen aklınıza irtica amcaların kabasakal görüntüsü gelmesin. Eski yönetmeliğe göre “kirli sakal” da askeri tesislere girmesi yasak “çağdışı” bir görüntüymüş!

Bu “yönetmelik” yüzünden tadı kaçmış düğünler benim yakın çevremde de olmuştu. O zaman, bu saçma kuralları koyanları değil, bu kuralları bile bile bu mekanlara giden, bu kuralları koyanlara teveccüh eden, onları ciddiye alan insanları düşünmüştüm. Çünkü 21. yüzyılın ortasında böyle komik doktrinlere ve jestlere sahip bir silahlı gücün “güçlü” olduğunu iddia etmesi gülünüp geçilebilecek bir şeyken, bunu “her yerin kuralları var, uyacaksın” diye karşılayan, haklı gören, ses çıkarmayan siviller daha klinik vakalar gibi gözükmekteydi bana.

Sonra bir gün bir arkadaş bana bir davetiye gösterdi. Askeri bir tesiste yapılacak bir düğün için basılmış davetiyede not kısmında sakallı ve başörtülü gelinmemesi rica ediliyordu. Ve, buna “akademik sakal”ın dahil olduğu belirtiliyordu.

Arabistan kaçkını hacı amcaların, çağdaşlık ve ilericilik beşiği askeri tesislerimize girmemelerini anlıyorduk da, çoğu kişinin sadece “entel” gözükmek için bıraktığı top sakal (ya da daha hoş olan adıyla “keçi sakalı”) bırakan “aydın” amcaların günahı neydi!

Ve her şey bir yana, akademik sakal da neyin nesiydi? Eğer keçi sakalını bırakmanın akademik bir nişan göstergesi olduğuna inanıyorlarsa, her fırsatta çağdaşlıktan, ilericilikten bilimin yol göstericiliğinden bahseden bu adamlar niçin onu yine çağdaşlık ve ilericilik adına kabul etmiyorlardı? Eğer bunun entelektüel bir gösterge olamayacağını kabul ediyorlarsa niçin akademik sakal diyorlardı? Ve eğer şekilciliğin anlamsız olduğunu anlıyorlarsa niçin ona dayanarak yasaklar koyuyorlardı?

Şimdi daha sakin bir kafayla baktığımızda, askeri totaliterizmimizin aslında çok tutarsız olduğunu görebiliyoruz. Neden diye sormaktan bile aciz bir aydın ve halk kitlesinin varlığında yaşamını sürdürmüş doğaya aykırı bir düşünce sistemiymiş bizimkisi!

Ha bu arada, akademik sakalla alakası yok ama yazmadan geçmek istemem. Askeri tesislerde yasak olan şeylerden biri de politika konuşmakmış. 🙂 🙂 🙂 🙂

Düşüncelerinizi yazın...

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.