Kemalizm büyük bir zafer kazandı ve bu ülke kaybetti.
Bugün, sisteme karşı çıkanların, sistem tarafından ezilenlerin istisnasız biçimde “Kemalist”olduklarını görüyoruz.
Hepsi, Kemalizm’in “tek adam yönetimine”, hepsi “tek tip” insan yetiştirmek gerektiğine, hepsi“tek tip” insan için de en iyi örneğin kendileri olduğuna, hepsi de “demokrasinin” topumu bozacağına inanıyor.
Askerlere bakın, muhafazakârlara bakın, “modernlere” bakın, Kürtlere bakın, Alevilere bakın, solculara bakın, sağcılara bakın, herkese, her yere bakın, göreceğiniz değişik renklerde ve biçimlerde Kemalistlerdir.
Kemalist sistem çöküyor ama Kemalist zihniyet kazanıyor.
Herkesin herkesle kavga ettiği şu ülkede kimin kazanmasını istersiniz, kim kazanırsa “demokrasi”gelecek, kim kazanırsa Kemalist zihniyet yerine insanların özgür bireyler olduğu bir düzen kurulması için uğraşacak?
Öyle biri gözükmüyor ortada.
Atatürk’ün büyük bir katliamı “şuurlu hareket” sanma yanılgısı kuşaklar boyunca sürüyor.
Öyle şizofrenik bir tuzağın içine düştük ki bu ülkede herkes Seyid Rıza, bu ülkede herkes Atatürk, her mazlum potansiyel bir zalim, her zalim potansiyel bir mazlum.
Zalimle mazlum aynı ruhun içinde birlikte varolduğunda sorunları nasıl çözeceksiniz?
Mazlumun kurtulmasını, güçlenmesini istiyorsunuz, kurtulup güçlendiği anda zalime dönüşüyor.
Atatürk’ün “şuuru” bütün toplumun şuuru oldu.
O “şuur” öldürmenin, yok etmenin, ezmenin, bireyleri itaatkâr kölelere döndürmenin en iyi yol olduğuna inanıyor.
Kendinden olmayanın hakkına da, eşitliğine de, özgürlüğüne de sahip çıkan kim var?
Kendinden olmayanı ezmeye “şuur” diyen anlayışın dışında kim var?
Dersim dağlarında yetmiş yıldır insan öldüren anlayıştan sıyrılmamız, bu “kısır döngüden”çıkmamız için Kemalizm’in “tek tip” insan inancından kurtulmamız gerekiyor ama bizi bu tuzaktan çıkartacak farklı bir “şuur” gözükmüyor ortada.
Ahmet Altan bu yazıyı Genelkurmay’ın Dersim Alt Komisyonu’na gönderdiği 11 bin belgenin bir kısmının açıklanması üzerine yazmış. Belgelerin birinde Atatürk İnönü’yü yapılan katliamdan dolayı tebrik ediyor ve katliamdan Cumhuriyet hükümetinin Dersim’deki yüksek şuurlu hareketi diye söz ediyor…